TBMM Genel Kurulu’nda Muhalefetten Karayolları Trafik Kanun Teklifi’ne Tepki: “Düzenlenmek İstenen Araç Trafiği Değil, Para Trafiğidir”

(TBMM) – TBMM Genel Kurulu’nda aşırı hız, şerit ve kırmızı ışık ihlalleri başta olmak üzere birçok ihlalde cezaların ağırlaştırılmasını öngören Karayolları Trafik Kanunu Teklifi’nin görüşmelerine başlandı. Muhalefet partileri kanun teklifinin cezaları önlemek değil, vatandaştan gelir elde etmek olduğunu vurguladı. CHP Muğla Milletvekili Cumhur Uzun, “Düzenlenmek istenen araç trafiği değil, para trafiğidir. Ne anayasaya uygundur, ne ölçülüdür ne de adildir” dedi. CHP Kars Milletvekili İnan Akgün Alp ise ” Türkiye‘nin belki de en zengin milletvekillerinden, darphane sahibi bir milletvekili belki 100- 150 bin liralık araç sahibi halkın 200 bin lira ceza ödemesini öneriyor teklifiyle. Bu vicdan mıdır” ifadelerini kullandı.

TBMM Genel Kurulu’nda Karayolları Trafik Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin tümü üzerine yapılan görüşmeler tamamlandı. Yeni Yol Grubu Ankara Milletvekili İdris Şahin, şunları kaydetti:

“Bu teklif teknik bir düzenleme değildir. Bu teklif devletin vatandaşına bakışını, adalet anlayışını ve hukuk devleti ilkesine bağlılığını ortaya koyan bir sınavdır. Teklif; trafik denetimi, zabıta yetkileri, idari para cezaları ve sosyal medya paylaşımlarından oluşan geniş bir alanı kapsamaktadır. Ne var ki bu kadar geniş etkisi olan bir düzenlemenin İçişleri ve Ulaştırma komisyonları yerine Adalet Komisyonu’nda görüşülmüş olması hem usule hem de Meclis teamüllerine aykırıdır. Şu an bu kanunun teklif sahipleri bile salonda değiller. İktidar sıraları da boş. Bu kadar önemli bir kanun teklifi iki haftadır ilk defa burada konuşulabilir düzeye gelmiştir. Yorgun iktidar kanun teklifine geçemeden iki haftadır Meclis’i kapatmaktadır. Bu yönüyle teklif hem usulen hem de içerik bakımından eksiktir. Bu teklifin ana felsefesi cezaları arttırarak düzen sağlamaktır. Ancak cezaların yüksekliği adalet getirmez. Aksine toplumsal barışı zedeler.”

“Meclis’i işlevsiz hale getiriyorsunuz”

Yeni Yol Grup Başkanvekili ve Gelecek Partisi Muğla Milletvekili Selçuk Özdağ da şunları kaydetti:

“Bu kanunun Adalet Komisyonunda değil, İçişleri Komisyonunda görüşülmesi lazımdı ama görüşmediniz. Şimdi bu Meclisi de işlevsiz hale getirmek istiyorsunuz, teamülleri ortadan kaldırmak istiyorsunuz. İç Tüzük’ü de tanımıyorsunuz. Trafik kazaları hem dünyada hem de Türkiye‘de büyük bir sorun. Birleşmiş Milletler Çevre Programı verilerine göre her yıl yaklaşık 1,2 milyon kişi hayatını kaybediyor, 50 milyona yakın kişi ise yaralanıyor. Bugün motorlu taşıt sayısının artması, ulaşımda mobilitenin artmasıyla birlikte karayollarındaki trafiğin doğru yönetilmesi ciddi bir mesele haline gelmiştir. Aşırı hız, alkollü araç kullanımı, emniyet kemeri takmama gibi davranışlar trafik kazalarına yol açıyor. Türkiye trafik kazalarında en çok kayıp veren ülkeler arasında. Brezilya, Kamboçya, Çin, Mısır, Hindistan, Kenya, Meksika, Rusya ve Vietnam gibi ülkeler arasında Türkiye 9’uncu sıradadır. Kazaların başlıca nedeni emniyet kemeri kullanım alışkanlığının azlığı ve aşırı hızdır.”

“Devletin görevi vatandaştan yeni tahsilat kalemleri yaratmak değil”

İYİ Parti İstanbul Milletvekili Burak Akburak, şunları söyledi:

“Güvenlik adı altında cezaları bir yönetim biçimine dönüştüren ve vatandaşı devletle karşı karşıya getiren bir tutum ile karşı karşıyayız. Türkiye maalesef trafik kazalarının bedelini en ağır ödeyen ülkelerden bir tanesi. 2024 yılında ülkemizde 1 milyon 444 bin trafik kazası meydana gelmiş, bu kazalarda 6 bin 351 vatandaşımız hayatını kaybetmiş, 385 bin 117 vatandaşımız ise yaralanmıştır. Bunlar sadece bir rakam değil bir eve düşen ateş, babasız kalan çocuk, evlatsız kalan anne demek. Araçlarla kat edilen her kilometrede Avrupa ülkelerine göre daha fazla can kaybı yaşanıyor. Yani yol güvenliği açısından çok büyük bir yol katetmemiz gerekiyor. Teklifin yolları değil kasaları denetlemeye, trafikte düzeni değil bütçedeki açığı kapatma hedefinde olduğu bellidir. Daha 2025 başında yüzde 49,93 oranında arttırılmış olan trafik cezalarının ardından şimdi yeniden fahiş oranlarda artış öngörülmesi güvenlikten çok gelir temelli bir bakış açısının hakim olduğunu gösteriyor. Oysa devletin görevi vatandaştan yeni tahsilat kalemleri yaratmak değil onun canını ve malını korumaktır. Eğer mali açık vatandaşa kesilen cezalarla kapatılıyorsa burada adalet değil yönetim sorunu vardır. Bu tablo karşısında yapılması gereken vatandaşa yeni cezalar yüklemek değil eğitime, bilinçlendirmeye ve altyapıya yatırım yapmak olmalı.”

“Teklifi hayatları geri kazanma iradesi olarak görmeliyiz”

MHP Kırıkkale Milletvekili Halil Öztürk, “Her yıl binlerce vatandaşımızı sadece birkaç saniyelik dikkatsizlik, birkaç metrelik ihlal yüzünden kaybediyoruz. Hepimiz biliyoruz ki bir devlet vatandaşını evine sağ salim uğurlayabilliyorsa güçlüdür. Bir toplum yolun kenarında tanımadığı birine yol verebiliyorsa medenidir. İşte bu nedenle bugün sadece hükümleri konuşmuyoruz burada aklı selimi, vicdanı ve sorumluluğu konuşacağız. Üzerinde konuştuğumuz teklifi bir ceza güncellemesinden çok öte ülkemizin yol kenarında soğuyan umutları, bir kavşakta ansızın kesilen nefesleri ve bir siren sesine yetişemediği için geciken hayatları geri kazanma iradesi olarak görmeliyiz” dedi.

“Adına ‘trafik kanunu’ demişsiniz bize göre bu bir ‘tahsilat kanunu'”

DEM Parti Şanlıurfa Milletvekili Dilan Kunt Ayan, şunları kaydetti:

“Memleketin dört bir yanından adalet sesleri yükselirken bu umudu karşılamaktan çok uzak bir yasayla başlıyoruz. Adına ‘trafik kanunu’ demişsiniz bize göre bu bir ‘tahsilat kanunu’. Bunca sıkıntı, bunca dert varken biz şu anda trafik kanununu konuşacağız. Halkın payına düşen fahiş trafik cezaları oldu. Bu teklifte hükümetin yıllardır sürdürdüğü cezalandırıcı hukuk anlayışının başka bir tezahürüdür bu yasa. Gerekçesinde her ne kadar kamu düzenini, trafik düzenini sağlamak deseniz de asıl dert üzüm yemek değil bağcıyı dövmek. Trafik güvenliği elbette büyük bir sorun. Bu sorunu çözmek için elbette yasalara ihtiyacımız var fakat bu yasaları yaparken para cezalarıyla bu iş olmaz. Çok yüksek trafik cezaları ile trafik güvenliğini sağlayacağını sananla bize göre herkesi tutuklayarak suçla mücadele edileceğini sanan zihniyet aynı. Oysa bir ülkede trafik kazalarının önlenmesi ceza miktarlarının yüksekliğiyle değil denetimle, eğitimle, saygılı ve özenli trafik kültürünün yerleşmesi ile mümkün olabilir.”

“Teklif ne anayasaya uygundur, ne ölçülüdür ne de adildir”

CHP Muğla Milletvekili Cumhur Uzun, ise şu değerlendirmede bulundu:

“Ülkemizin onlarca acil çözüm bekleyen sorunu varken görülüyor ki iktidarın derdi yine para. Para derken; yurttaşa aktarılacak, onların yaşam zorluklarını giderek para değil, yurttaşın cebinden alınacak ve yine birtakım seçilmiş çevrelere aktarılacak paralar. Hazineye gelir oluşturacak, bütçenin hoyratça tüketilmesine ödenek oluşturacak paralardan bahsediyoruz. 23 yıldır bu iktidar tarafından yönetilen ülkemizde asgari ücret 22 bin lira, emekli aylığı 16 bin lira. Ülkemizde açlık sınırı 28 bin lira. Yani bu ülkede çalışan bile açlık sınırının altında ücret alıyor. Yoksulluk sınırı 91 bin lira. Yoksulluk sınırının üstünde geliri olan neredeyse yok. Bu ülkeyi yönetenlerin ülke bu haldeyken, yurttaş açlıkla boğuşurken insanımız karnını doyuramazken başka işlerle değil insanımızın karnını doyurmasını sağlamaktan başka bir ödevi olamaz. Bir iktidar için yönettiği ülkede ortalama ücretin açlık sınırının altında olmasından daha utanılacak bir durum yoktur. Bu teklif kağıt üzerinde bir trafik güvenliği düzenlemesi gibi sunulsa da aslında vatandaşın cebine uzanan yeni bir tahsilat düzenlemesidir. Bu teklifin adı trafik güvenliği ama özü bütçe açığını vatandaştan kapatma operasyonu ve maliyeye kaynak aktarımıdır. Düzenlenmek istenen araç trafiği değil, para trafiğidir. Ne anayasaya uygundur ne ölçülüdür ne de adildir.”

“100- 150 bin liralık araç sahibi halkın 200 bin lira ceza ödemesini öneriyor”

CHP Kars Milletvekili İnan Akgün Alp ise “Halkın hiç duymadığı bir yasayla yeni döneme başladık. Bu yasayı teklif eden milletvekilleri de salonda yok. Olsalardı şunu soracaktım; Türkiye’nin belki de en zengin milletvekillerinden, darphane sahibi bir milletvekili belki 100-150 bin liralık araç sahibi halkın 200 bin lira ceza ödemesini öneriyor teklifiyle. Bu vicdan mıdır? İlk yasanın böyle olması tesadüf müdür; değil. Çünkü aslında bu bir örtülü bütçe yasası. Çok acil kaynağa ihtiyacınız var ve ilk gözünüzü diktiğiniz yer vatandaşın cebi oluyor” şeklinde konuştu.