YENİDEN Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, “Çetelerle Türkiye Cumhuriyeti mücadele etmek zorundadır. Yeni Doğan Çetesi’ne pabuç bırakmadığımız gibi diploma çetesine de pabuç bırakmayacağımızın bilinmesini istiyoruz. Olayın arkasında kim vardır, ucu nereye dayanmaktadır? Sonuna kadar gidilmek durumundadır” dedi.
Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, Genel Başkan Fatih Erbakan başkanlığında gerçekleştirilen Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu. Kılıç, konuşmasında, “Maalesef her gün çeteleşmenin izlerine, sokak aralarında, cadde başlarında, şehir merkezlerinde, başkentin göbeğinde ve hatta Cumhuriyetin kurumlarının içinde bile rastlan hale geldik. Bu durum kabul edilebilir değildir. Devletimizin kurumları, anayasal müesseseler, en güvenilmesi gereken merciler ve makamlar çetelerin cirit attığı, çeteleşmelerin kol gezdiği arenalar haline gelemez. Buna rıza gösterilemez, göz yumulamaz. Bugün gelinen noktada diploma çetesi. Olmayan lise mezuniyetleri, olmayan üniversite mezuniyetleri ama etrafımızda dolaşan hukukçular, psikologlar, mühendisler ve daha niceleri. Yardımcı doçentler, doçentler, profesörler. İletişim Başkanlığı’nın yapmış olduğu soyut açıklamada deniliyor ki, dava dosyasına girmiş olan soyut bir iddiadan hareketle Türkiye’de çeteleşme olduğu iddia edilemez. Soyut iddialarından hareketle Türkiye’de binlerce, on binlerce insan tutuklu yargılanıyor. Tutukluluk doğrudan infaza dönmüş durumda. Sınav soruları çalınıyor, Milli Eğitim Bakanlığı’ndan tık yok. Diploma skandalı yaşanıyor, Milli Eğitim Bakanlığı’ndan tık yok. Çetelerle Türkiye Cumhuriyeti mücadele etmek zorundadır. Yeni Doğan Çetesi’ne pabuç bırakmadığımız gibi diploma çetesine de pabuç bırakmayacağımızın bilinmesini istiyoruz. Olayın arkasında kim vardır, ucu nereye dayanmaktadır? Sonuna kadar gidilmek durumundadır. Sahte diplomalıların nerelere kadar geldiğini, yükseldiğini gördükçe belli ki çeteler şımarmakta, azmaktadır ve sahte diploma lobisinin rantı da arttıkça artmaktadır. Arkasında her ne varsa önüne geçilmelidir. Mücadele edilmelidir. Adalet Bakanı, İçişleri Bakanı, Milli Eğitim Bakanı, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı derhal gereğini yapmalıdır” diye konuştu.
Suat Kılıç, sözlerine şöyle devam etti:
“Ülkemizde açlık sınırı maalesef Türk-İş’in verilerini sizlerle paylaşıyorum. Temmuz ayı sonu itibariyle açlık sınırı dört kişilik bir aile için 26 bin 413 lira rakamına dayanmış bulunmaktadır. Asgari ücret 22 bin 104 lira. Bu demektir ki dört kişilik bir ailenin açlık sınırı asgari ücretin 4 bin 300 lira üzerinde çıkmış bulunmaktadır. Yani asgari ücrete 4 bin 300 lira daha ilave ederseniz ancak dört kişilik bir ailenin yeterli ve dengeli beslenmesini sağlamış olacaksınız. Yani asgari ücret eridi. Çünkü enflasyon canavarı denen illetle mücadelede dibine kadar başarısız olundu. Elinde sihirli değnek var zannedilen Mehmet Şimşek faizle mücadelede başarısız olduğu gibi enflasyonla mücadelede de başarısız olmuş durumdadır. Adeta Deli Dumrul hikayesinde olduğu gibi yeni vergiler bulmaya, tahsilatı artırmaya, vatandaşın kursağındakini kapıp çıkarmaya çalışmaktadır. Hep dediğimiz gibi bir daha söylüyoruz. Büyük holdinglerin kapısında olması gerekirken küçük esnafın yazar kasasının başında bekleyerek Türkiye bütçesinin açığını kapatabilmek mümkün değildir. Yoksulluk sınırı yine Türk-İş’in rakamını paylaşıyorum. 86 bin otuz 36 lira. Kira, giyim, ulaşım dahil dört kişilik bir ailenin yoksulluk sınırı 86 bin 36 lira. Dört asgari ücret alırsa bir hane yoksulluk sınırını aşması ancak mümkün olabiliyor. Böylesine yüksek bir enflasyon canavarı karşısında vatandaşı yalnız ve sahipsiz bırakmak, kaderine terk etmek, Türkiye’de başta aile olmak üzere bizi ayakta tutan manevi kurumları çökertmektir. Çünkü enflasyon bütün kötülüklerin, bütün ahlaksızlıkların, bütün sapmaların, bütün hukuk dışılıkların anasıdır, kaynağıdır. Enflasyonla mücadelede başarılı olmak, vatan sınırlarını korumakla eşdeğerde önemde, kritik, hayati bir görevdir, ödevdir ve maalesef ekonomi yönetimi geride kalan iki yılda başarısız olduğu gibi gelecek yıllar için de umut vermemektedir.”
Suat Kılıç, “AK Parti ya da Cumhuriyet Halk Partisi’nin adayını desteklemeyi düşünmeyen siyasi partilerin ortak bir cumhurbaşkanı adayı arayışında olmalarını son derece doğru, önemli ve değerli buluyoruz. Bu öneri geliştirilmelidir. Siyasi partilerle bizim de temasımız vardır. AK Parti ve CHP adayları dışında bir aday çıkarabilmek mümkündür. Üçüncü bir yolda, üçüncü bir adayda Türkiye’yi ittifak ettirebilmek mümkündür. Işık olduğunu, umut olduğunu göstermek mümkündür. ve esasında bakıldığında adı geçen siyasi partilerin tamamı genel başkanları ve yönetimleri düzeyinde toplumun önüne iki ana akım dışında üçüncü bir alternatif koymakla mükelleftir. Siyasetin de sorumluluğun da topluma karşı ödevlerin de gereği budur” dedi.
Kılıç, “Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde komisyon çalışmalarına başladı. Biz de komisyona üye bildiriminde bulunduk. Doğrusu bu komisyondan ne çıkacak, komisyona ne kadar bilgi aktarılacak bilmiyoruz. Komisyonun amacı iktidarın kendi hedefleri doğrultusunda bir neticeye varması mıdır? Gerçekten barış imkanlarının zorlanması mıdır? Bunu da bilmiyoruz. Komisyona girdik çünkü komisyonda millet adına komisyona göz kulak olmak istiyoruz. Komisyonda gözümüz kulağımız olsun istiyoruz. Bu komisyonda ne konuşulacak? Devlet bize vermediği, DEM Partiye verdiği ama bize vermediği bilgiyi komisyonda paylaşır mı? Devlet İmralı’da terörist Abdullah Öcalan’la görüşüp meclisteki siyasi partilerle görüşmediklerini komisyona getirir mi? Burada bilgilendirme yapar mı? Yapmaz mı? Bunu görmek istiyoruz. Eğer burada gerçekten devlet eliyle ciddi bilgilendirmeler yapılırsa aldığımız bilginin gereğini biz de yerine getiririz. Atılacak adım varsa toplumun vicdanına uygun adımlar varsa bu adımlara destek oluruz ama toplumun vicdanını kanatacak şehit ailelerinin gazilerin razı olmayacağı zorlamalar varsa o takdirde de çıkar, toplumu aydınlatır, uyandırırız. Komisyondaki varlığımız bu kadar nettir. Madem Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı bir çağrıda bulundu. Evet varız, geldik oradayız. Ama bugüne kadar bilgi alamamıştık. Bugün aldığımız bilgileri de vekili olduğumuz milletimizle paylaşırız. Komisyon üyelerinin tümü için bu bir gerekliliktir” diye konuştu.