Haber: ÇAĞATAN AKYOL – Kamera: MEHMET ÇALPAR
(İSTANBUL) – CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, yerine kayyum atandıktan sonra yapılan olağanüstü kongrede yeniden il başkanı seçilmesinin ardından mazbatasını alıp eski İstanbul İl Başkanlığı binası olan Sarıyer’deki Genel Başkanlık İstanbul Çalışma Ofisi’ne gitti. Çelik, “2023 yılının 8 Ekim’inden önce bir söz söylemiştim aday olduğum gün. Bu binanın önünde demiştim. Biz sokaktan yönetmeye geliyoruz. Benim için her yer, bütün sokaklar, bütün meydanlar İstanbul İl Başkanlığı binası. 39 tane ilçe binası, sokaklar benim makam odamdır. Dolayısıyla binalar sembolik yerlerdir” dedi.
CHP İstanbul İl Başkanlığı’na mahkeme kararıyla Gürsel Tekin’in kayyum olarak atanıp Özgür Çelik’in görevden alınmasının ardından olağanüstü kongre yapılmıştı. Geçen çarşamba günü yapılan kongrede Özgür Çelik tek aday olarak girdiği seçimi kazanmıştı.
Tekrar CHP İstanbul İl Başkanı seçilen Çelik, Sarıyer İlçe Seçim Kurulu’ndan bugün mazbatasını aldı. Çelik, daha sonra partililerle birlikte eski İstanbul İl Başkanlığı binası olan Sarıyer’deki Genel Başkanlık İstanbul Çalışma Ofisi’ne gitti. Burada toplantı yapmadan önce gazetecilere açıklama yapan Çelik, CHP’nin örgüt iradesiyle dizayn edilen bir parti olduğunu vurgulayarak şunları söyledi:
“CHP’de kimin hangi görevi yapacağına delegeleri karar verir. Biz parti içi demokrasiyi yaşatan bir partiyiz. Mahalleye sandık kurarız, delege seçilir, ilçe başkanını seçer, il başkanını seçer, kurultay delegesini seçer o mahalleye kurulan sandık. Genel başkan seçer, Parti Meclisi’ni seçer. Dolayısıyla alınmış mahkeme kararları değil; delegenin iradesi, üyenin iradesi CHP’de karar vericidir. Türkiye’nin gündeminin bu tür meselelerle meşgul edilmemesi gerekir. Günlerdir buradaki durum konuşuluyor kamuoyunda. Bunun amacının ne olduğunu biliyoruz. Türkiye’nin gerçek problemlerinin üzerini örtmeye çalışıyorlar. Bugün Türkiye ağır bir ekonomik kriz, demokrasi krizi, adalet krizi, çok ciddi bir güvenlik krizi yaşıyor. Bunlar konuşulmasın, CHP’nin kongreleri, kurultayları konuşulsun istiyorlar. Bu tür uygulamalarla, siyasallaştırdıkları yargı organlarıyla, aldıkları kararla bir amaçları da şu. ‘CHP’yi kendi içerisinde kavgalı göstermeye çalışalım. CHP içerisinden bir bölüm insanı bu işin içerisine dahil edelim ve onlar birbirine laf söylesinler. Vatandaş da desin ki, ya bu CHP’liler birbiriyle tartışıyor’.
“Görevimizi yapmaya devam ediyoruz”
Hep söylüyorum, CHP’de kavga yoktur. Bir tarafta ceberut bir iktidara teslim olmuş bir avuç insan vardır. Bir tarafta da 3 gün içerisinde imzaları toplayıp Olağanüstü İstanbul Kongresi’ni toplayan ve yeniden il başkanını, yönetim kurulu üyelerini, disiplin kurulu üyelerini seçen delegeler vardır. Bir tarafta yine iktidara teslim olmuş bir avuç insan varken bir tarafta da milletimiz vardır. Millet sokaktadır. Türkiye’nin dört bir yanında millet ayaktadır. Bir amaçları da şu, acaba CHP’yi bölebilir miyiz? 90’larda olduğu gibi aradan yeniden sıyrılabilir miyiz? Millet buna izin vermeyecek. Biz buradayız. Görevimizin başındayız. Görevimizi yapmaya devam ediyoruz. Birazdan ilçe başkanlarımız gelecekler. Onlarla kısa bir değerlendirme toplantısı yapacağız. Hepimiz görevimizin başına döneceğiz.
“Biz örgütün iradesiyle seçilmiş insanlarız”
Ben 2023 yılının 8 Ekim’inde İstanbul İl Başkanlığı görevine seçildim. Bu binaya geldiğimden daha fazla Çağlayan Adliyesi’ne, Vatan Emniyet’e, Silivri’ye gittim. Buraya geldiğimden daha fazla sokaklarda esnaflarla, pazarcılarla buluştum. İstanbul’un çeşitli yerlerinde çalıştaylar, toplantılar yaptık. 2023 yılının 8 Ekim’inden önce bir söz söylemiştim aday olduğum gün. Bu binanın önünde demiştim. Biz sokaktan yönetmeye geliyoruz. Benim için her yer İstanbul İl Başkanlığı binası. Benim için bütün sokaklar İstanbul İl Başkanlığı binası. Bütün meydanlar İstanbul İl Başkanlığı binası. Burada oluruz. Başka alanlarda çalışmalar yürütürüz. Benim İstanbul’da 40 tane makam odam var. Onlardan bir tanesi buradaydı. Şu anda Genel Başkanlık Çalışma Ofisi. 39 tane ilçe binası benim makam odamdır. Sokaklar benim makam odamdır. Dolayısıyla binalar sembolik yerlerdir. Misafirler gelir, burada ağırlanır, toplantılar yapılır, protokol konukları gelir, bu tür yerlerde ağırlanır. Dolayısıyla bu tartışmanın bana göre bir manası yoktur. Önemli olan örgütün iradesidir. Biz örgütün iradesiyle seçilmiş insanlarız. Örgüt iradesi karar verirse tekrar seçiliriz. Örgüt iradesiyle geldik, örgüt iradesiyle gideriz. Mesele budur.”