Eğitimciler, İl Milli Eğitim Müdürlüğü Önünden Seslendi: Okullardaki Harcamaların Velilerin Sırtına Yüklenmesinden Vazgeçilmeli

(İSTANBUL) Okulların açılmasına günler kala Eğitim Sen İstanbul Şubeleri, Milli Eğitim İstanbul İl Müdürlüğü önünde açıklama yaptı. Eğitimciler, geçtiğimiz yıl zaten yüksek olan kırtasiye fiyatlarının, bu yıl da yüzde 60’ları aşan artışlarla daha da ağırlaştığına dikkat çekti. Eğitim Sen açıklamasında, “Kırtasiye masrafları ve okullardaki harcamaların velilerin sırtına yüklenmesinden vazgeçilmeli, eğitim bütçesi acilen en az iki kat artırılmalı, her okulun ihtiyacına uygun ödenek sağlanmalı ve kimi okullarda 200 bin liraya varan bağış uygulamaları kesin biçimde yasaklanmalıdır” denildi.

Okulların açılacağı pazartesi günü için hem İstanbul Valiliği hem İBB aldığı tedbirleri kamuoyuna duyururken Eğitim Sen İstanbul Şubeleri de tespit ettikleri sorunları ve yapılması gerekenleri Milli Eğitim İstanbul İl Müdürlüğü önünde yapılan bir açıklamayla basınla paylaştı.  Eğitim Sen açıklamasında, “Kırtasiye masrafları ve okullardaki harcamaların velilerin sırtına yüklenmesinden vazgeçilmeli, eğitim bütçesi acilen en az iki kat artırılmalı, her okulun ihtiyacına uygun ödenek sağlanmalı ve kimi okullarda 200 bin liraya varan bağış uygulamaları kesin biçimde yasaklanmalıdır” denildi.

Eğitim Sen İstanbul Şubeleri açıklaması şöyle:

“2025/26 eğitim-öğretim yılına girerken öğrenciler ve veliler, artan okul ve kırtasiye masraflarıyla karşı karşıyadır. Son yıllarda derinleşen ekonomik kriz, yüksek enflasyon ve hayat pahalılığı eğitim giderlerini de katlamıştır. Kayıt ücretleri, zorunlu bağış uygulamaları, okul

kıyafetleri, servis ücretleri ve kırtasiye ürünlerine gelen zamlar, dar ve orta gelirli ailelerin bütçesinde büyük yükler getirmektedir. Veliler, bir öğrencinin okul ihtiyaçlarını karşılamak için kırtasiyeden okul kıyafetine, spor ayakkabısından beslenme masraflarına kadar geniş bir alanda harcama yapmak zorundadır.

2025-26 eğitim-öğretim yılında okul çantası kaç liraya dolacak?

2025-26 eğitim-öğretim yılında velilerin en büyük kaygılarından biri, çocuklarının okul çantalarını kaç TL’ye doldurabilecekleri sorusudur. Geçtiğimiz yıl zaten yüksek olan kırtasiye fiyatları, bu yıl da yüzde 60’ları aşan artışlarla daha da ağırlaşmıştır. Defterden kaleme, boyadan

çantaya kadar her kalem ürün aile bütçesini zorlarken; ilkokul seviyesindeki bir öğrencinin çantası ortalama 2.800–3.800 liraya,  ortaokul ve lise seviyesindeki bir öğrencinin çantası ise 4.000–5.800 liraya dolmaktadır. Bu rakamlar, dar gelirli ailelerin çocukları açısından eğitimdeki eşitsizlikleri derinleştirirken, kamusal destek olmadan nitelikli ve eşit eğitim hakkının her geçen gün daha da zorlaştığını

göstermektedir.

TÜİK’e göre resmi enflasyon Ağustos 2024’te yüzde 51,97 iken Ağustos 2025’te yüzde 33’e gerilemiştir. Ancak eğitim masraflarındaki ortalama artış yüzde 60’ın üzerindedir. Yani geçen yıl 100 liralık bir defter 133 lira olmalıyken kırtasiyede bunun 160 liradan fazla bir fiyata sarılıyor olması

demektir. Dolayısıyla 22 bin lira maaş alan bir asgari ücretli, ortalama 4 bin lira sene başı kırtasiye harcaması yapmak durumundadır ki, bu gelirinin yaklaşık yüzde 20’sine denk gelmektedir. Veliler her geçen yıl ağırlaşan eğitim masraflarını karşılayabilmek için ya borçlanmakta ya da başka temel ihtiyaçlarından feragat etmektedir.

“Her çocuk için anayasal bir hak olan eğitime erişim hakkının ticarileştirilmesi, ulaşılamaz hale getirilmesi ve gasp edilmesi anlamına gelmektedir”

Yukarıdaki veriler, kırtasiye masraflarındaki artışın sadece ekonomik bir mesele olmadığını, aynı zamanda çocukların eğitim hakkından eşit koşullarda yararlanmadığını gösteren ve eğitimdeki eşitsizlikleri derinleştiren politik bir sorun olduğunu ortaya koymaktadır. Eğitimin temel materyallerinden yoksun öğrenciler eşitlikçi bir eğitimden de mahrum kalmaktadır. Bu eşisizliği giderme sorumluluğu, kamusal eğitimi öncelemesi gereken bakanlıktadır, devlettedir. Tüm bu eksiklikler, her çocuk için anayasal bir hak olan eğitime erişim hakkının ticarileştirilmesi, ulaşılamaz hale getirilmesi ve gasp edilmesi anlamına gelmektedir.”

Eğitim Sen açıklamasında ‘yapılması gerekenler’ ise şöyle sıralandı:

Özellikle ilköğretim çağındaki çocuklar için kırtasiye malzemeleri, okul çantası ve temel ihtiyaçların ücretsiz sağlanması devletin sorumluluğu olmalıdır. Bu adım hem velilerin ekonomik yükünü hafifletecek hem de her çocuğun eşit şartlarda eğitim alabilmesinin önünü açacaktır.

Piyasacı eğitim politikaları terk edilerek eğitimin her kademesinde kamu hizmeti anlayışı esas alınmalı, devlet tüm yurttaşlara eşit, ücretsiz ve nitelikli eğitim sunma sorumluluğunu yerine getirmelidir.

Kırtasiye masrafları ve okullardaki harcamaların velilerin sırtına yüklenmesinden vazgeçilmeli, eğitim bütçesi acilen en az iki kat artırılmalı, her okulun ihtiyacına uygun ödenek sağlanmalı ve kimi okullarda 200 bin liraya varan bağış uygulamaları kesin biçimde yasaklanmalıdır.