Haber: Mustafa USTA
(SİNOP) – DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, “Sosyal adaletin tamamen bozulduğu, fırsat eşitliğinin bozulduğu, kolay para kazanma yollarının çoğaldığı, kestirmeden zengin olma yollarının bazı insanlar için açıldığı Türkiye‘de maalesef şu anda hem gelir dağılımı hem de servet dağılımı çok çok bozulmuş durumda. TÜİK gelir dağılımını açıklıyor. Ne kadar güvenebiliriz verilere o ayrı bir konu ama gelir dağılımında son 10 yıldır Türkiye‘de sürekli bozulma var. Türkiye‘deki toplam servetin yüzde 40’ı sadece yüzde 1’lik bir kısmın elinde. Türkiye servet dağılımının en bozuk olduğu ülke. Servet dağılımındaki bozulma da devam ediyor” dedi.
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Sinop ziyareti kapsamında Ticaret ve Sanayi Odasında ekonomik gelişmeler, iş dünyasının yaşadığı sıkıntılar ve çözüm önerileri hakkında açıklamalarda bulundu. Babacan, şöyle konuştu.
“Sinop, emekliler başta olmak üzere insanların huzurlu yaşadığı bir şehirken, başta emeklilerimiz olmak üzere hayat pahalılığının, geçim sıkıntısının çok yaygınlaştığı, insanların günlük temel gıda ihtiyaçlarının dahi temininde güçlük çektiği bir dönemde şuanda Türkiye maalesef. Ticaret ve sanayi ile uğraşan insanımız, esnafımız, KOBİ’lerimiz, sanayicilerimiz, tarımla uğraşan insanlarımız aslında alın teriyle, bileğinin gücüyle, akıl teriyle çalışan her kim varsa şuanda Sinop’ta ve Türkiye genelinde türlü türlü güçlükler yaşıyor.
Sosyal adaletin tamamen bozulduğu, fırsat eşitliğinin bozulduğu, kolay para kazanma yollarının çoğaldığı, kestirmeden zengin olma yollarının bazı insanlar için açıldığı Türkiye’de maalesef şu anda hem gelir dağılımı hem de servet dağılımı çok çok bozulmuş durumda. TÜİK gelir dağılımını açıklıyor. Ne kadar güvenebiliriz verilere o ayrı bir konu ama gelir dağılımında son 10 yıldır Türkiye’de sürekli bozulma var. Bir de servet dağılımı denen bir şey vardır. Bunu da İsviçreli bir kuruluş bütün Avrupa ülkeleri için düzenli olarak yayınlıyor. Çünkü, Türkiye’de yaşayan insanların ya da vatandaşlarımızın servetinin bir kısmı Türkiye’de bir kısmı başka ülkelerde olabiliyor. Dolayısıyla, İsviçre’den bakıldığında o servet daha kolay ölçülüyor. Buna baktığımızda Türkiye’deki toplam servetin yüzde 40’ı sadece yüzde 1’lik bir kısmın elinde. Türkiye servet dağılımının en bozuk olduğu ülke.
“Böyle bir ülkede topyekün büyüme, topyekün zenginleşme olmaz”
Servet dağılımındaki bozulma da devam ediyor. Niye devam ediyor çünkü, iktidara yakın ya da kamu yöneticilerine yakın olup onların açtığı özel rekabetsiz alanlar şu anda Türkiye’de çok kolay bir yol. Bu yola giren yanlış ilişkilerle kayıt dışı hatta yasa dışı ilişkilerle o yollardan para kazananlar bakıyorsunuz ismini bilmediğiniz, duymadığınız bir sürü insan birden yüz milyonlarca dolar servet sahibi olarak karşınıza çıkıyor. Bakıp ‘bu kimmiş’ diyorsunuz. Birden milyon dolarlık kuruluş, milyon dolarlık insan. Böyle bir ülkede topyekün büyüme, topyekün zenginleşme olmaz. Toplam büyüme rakamlarına baktığımızda yine TÜİK’e inanıyorsak yüzde 4’lük büyüme oranları var -ki benim ekonomi yönettiğim yılların ortalaması yüzde 7,5’tur.- Ben 11 yıl ekonominin başında durdum. Şu anda yüzde 3,4 büyümeyi hükümet ‘müjde’ olarak açıklıyor. Eğer inanıyorsak o büyüme rakamlarına o da ayrı bir konu. Fakat, bu büyümeden kim istifade ediyor diye baktığımızda gerçekten alın teriyle çalışanlar, akıl teriyle çalışanlardan öte özel ilişkilerde kolay para kazanma yolları açılmış insanlar.”