Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Zengezur Koridoru’na ilişkin, “Barışın sağlanmasıyla bölgemizdeki, burası çok önemli, kara ve demiryolları hareketlenecek, sınır kapıları açılacak, ticaret başta olmak üzere birçok alan olumlu etkilenecek.” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Şanghay İşbirliği Teşkilatı’nın 25. Devlet Başkanları Konseyi Zirvesi için gittiği Çin’in Tiencin şehrindeki temaslarının ardından yurda dönüşünde uçakta gazetecilere açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın ABD Başkanı Donald Trump’ın eşi Melania Trump’a gönderdiği Gazze’deki insani krize ilişkin mektubun, dünya basınında da geniş yankı bulduğunun hatırlatılması ve “Hanımefendi’nin mektubunda, Melania Trump’a, ‘Ukrayna’daki savaş için gösterdiği hassasiyeti, Gazze’deki insani kriz için de göstermesi’ çağrısı dikkat çekiciydi. Sayın Hanımefendi’nin bir anne duyarlılığıyla yaptığı çağrı için neler söylemek istersiniz?” sorusu üzerine Erdoğan, şu yanıtı verdi:
“Şair ne diyor, benim de şiir kasetlerimden bir tanesinde bu mısralar yer alır, ‘İçimde kaynayan bir mahşer var. Bu mahşer bir de annelerin kalbinde kaynar.’ Buradan hareketle anne kalbi hem narindir hem güçlüdür. Anneler, bu tip zor konuların çözümünde devreye girdiklerinde iklimi değiştirebilirler. Hele ortada katledilen binlerce bebek ve çocuk varsa, toprağa düşen her yavruyu kendi çocukları gibi sahiplenirler. Kızlarım da annelerinden bu mektubu kaleme almasını istedi. Ben bu girişimi, bu bakımdan çok önemli buluyorum.
Mektup, Türkiye’nin Gazze diplomasisine yeni bir boyut ekledi ve resmi kanallardan yürütülen girişimlerin yanı sıra insani ve vicdani bir dilin de uluslararası ilişkilerde etkili olabileceğini aynı zamanda gösterdi. Maalesef, Batı’nın Ukrayna’daki masumlara yönelik yaklaşımlarının çeyreğini bile Gazze’de göremedik. Ellerinde tencerelerle, tabaklarla sıraya girip oradan bir miktar yemek almaya çalışan o yavruların halini, gözü olup da görmeyenlere yuh olsun demekten başka bir şey bize düşmez. Bu yavruların hali ortada. Bu nedenle biz herkesten, bütün Batı’dan bu insani yaklaşımı bekliyoruz. Biz kan ve gözyaşı bütün coğrafyalarda dinsin istiyoruz.”
“Güney Kafkasya inşallah özlediği barışa kavuşacak”
“Güney Kafkasya barışında Zengezur Koridoru’nu sormak istiyorum. Bütün taraflarla zaten görüştünüz. Beyaz Saray’da 8 Ağustos’ta Zengezur Koridoru için paraflar atıldı. Sonrasında Rusya’dan ve İran’dan olumsuz değerlendirmeler gelmişti. Gelişmeler zirveye nasıl yansıdı, izleniminiz nasıldı?” sorusuna karşılık Erdoğan, “Ben inanıyorum ki, Güney Kafkasya inşallah özlediği barışa kavuşacak. Sayın İlham Aliyev ile yaptığım ikili görüşmede de o umudu ben İlham Bey’de gördüm. Beyaz Saray’daki imzalar Ermenistan-Azerbaycan normalleşme sürecine tabii ki hız kazandırdı. Azerbaycan ve Ermenistan barış yolunda pürüzleri önemli ölçüde aştı ve son noktaya kadar geldiler.” cevabını verdi.
Erdoğan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, ardından Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan ile etraflıca görüşme yaptıklarını anımsatarak, bu iki görüşmede de gerek Aliyev’in gerek Paşinyan’ın aynı noktada olduklarını ve aynı istikamete baktıklarını gördüğünü belirtti.
Zengezur Koridoru meselesinde de herhangi bir sıkıntı ve farklılık olmadığını vurgulayan Erdoğan, Aliyev’in bu konuda çok daha kendinden emin olduğunu kaydetti.
Erdoğan, “Hele hele Amerika seyahatindeki o buluşma, o görüşme, onların bu noktadaki atacakları adımlarda adeta belirleyici olmuş. Barışın sağlanmasıyla bölgemizdeki, burası çok önemli, kara ve demiryolları hareketlenecek, sınır kapıları açılacak, ticaret başta olmak üzere birçok alan olumlu etkilenecek. Bundan bizim de müspet etkilenmemiz söz konusu. Yeni işbirliği fırsatlarının değerlendirilmesiyle bölge ülkeleri de bundan kar edecek. Bunlar çok açık ve net ortada. Rusya ve İran da ilerleyen dönemde kaygılarının yersiz olduğunu anlayacaklar.” değerlendirmesini yaptı.
“Türkiye’deki kronik muhalefet sorunu çözülmüş değil”
“CHP’nin değişim söylemiyle yola çıkan yeni yönetiminin Türkiye’deki muhalefet sorununa çare olabileceğini düşünüyor musunuz? Bir de karşınızda gerçekten rakip olacak ciddi bir muhalefet görüyor musunuz? Diğer taraftan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Sinop’taki füze denemelerinin balıkçıları ve balıkları rahatsız ettiğini söyledi. Bu açıklamalara yorumunuz ne olur?” sorusu üzerine Erdoğan, Sinop’ta ROKETSAN’ın geliştirdiği normal menzilli füzelerin ve Delta V’nin atışlarını yaptıklarını söyledi.
Bunların Türkiye’nin şu anda geliştirebildiği orta menzildeki füzeler olduğuna işaret eden Erdoğan, daha uzun menzildeki füzeler için farklı coğrafyada işlerin de bulunduğunu bildirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
“Ama şu anda biz Türkiye’nin bağımsızlığı için bu testleri yapmaya devam edeceğiz. Bu arada Sinop’ta balıkçılık 3-4 sene içerisinde beş misli büyüdü. Sinoplu balıkçıların hiçbir sorunu yok. Sinoplu balıkçılar Japonya’ya Türk somonu ihracatı yapıyorlar. Dolayısıyla Özgür Bey’in zannediyorum ne füzelerden haberi var ne Sinop’ta balıkçılığın gelişiminden ne de turizmden. ‘Balıklar strese giriyor.’ diye açıklama yapmış. Ah ah ülkem ne hallere kaldı ama aşacağız bunları.
Hep söylediğim gibi Türkiye’deki kronik muhalefet sorunu çözülmüş değil. Çözüm umudundan bile söz edemeyecek durumdayız. CHP, bugüne kadar hangi soruna çare üretebilmiş ki muhalefet sorununa çare olsun. Daha kendi parti içi meselelerine çözüm üretemeyen bir siyasi parti, Allah aşkına milletin sorunlarına çare olabilir mi? ‘Millete hizmet edeceğiz’ diyerek kazandıkları yerel yönetimlerin içler acısı hali, bunların yönetim anlayışının fragmanıdır. Bunlar hizmet etmeyi bilmez, bunlar sadece kavga etmeyi bilir.”
“Enflasyonda yılı hedeflerimize uygun bir rakamla tamamlayacağımızı düşünüyoruz”
“Ekonomideki gelişmeler planladığınız şekilde ilerliyor mu? Bu çerçevede faiz, enflasyon düşüşü ve bunun özellikle vatandaşın cebine yansıyan takvim süreci ne zaman tam olarak şekillenecek?” sorusuna Erdoğan, “Ekonomideki gelişmeler olumlu. Özellikle son 2-3 aydır tekrar güçlü, olumlu döngüye girdik. Mart-haziran döneminde hem içeride hem dışarıdaki birtakım gelişmeler tabii ki etkiledi ama bunlar geride kaldı. Hemen hemen bütün alanlarda tekrar güçlü, olumlu döndük.” yanıtını verdi.
Erdoğan, ikinci çeyreğe ilişkin büyüme rakamlarının açıklandığını hatırlatarak, yüzde 4,8’in oldukça güçlü bir büyüme olduğunun altını çizdi.
Don ve kuraklıktan etkilenen tarım sektörü hariç bütün sektörlerde, bütün alanlarda çok güçlü büyüme olduğuna dikkati çeken Erdoğan, işsizlik oranlarının tek hanede, rezervlerin rekor düzeyde olduğunu, enflasyonda düşüşün devam ettiğini kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:
“Tabii ki enflasyondaki düşüşle birlikte finansal koşullarda da iyileşme devam edecek. Bizim beklentimiz bu olumlu döngünün, trendin devam etmesi yönünde. Kişi başı milli gelirde muhtemelen bu sene Dünya Bankası tanımına göre üst gelirli ülkeler grubuna girmemiz oldukça muhtemel. Ülkemiz, kişi başı milli gelirle sınıf atlamış olacak. Biz tabii ki reel sektördeki gelişmeleri de yakından takip ediyoruz. Reel sektörün de rahatlaması, özellikle ihracatın, yatırımların artması için yoğun bir çaba içerisindeyiz. Enflasyonda yılı hedeflerimize uygun bir rakamla tamamlayacağımızı düşünüyoruz. Hayat pahalılığıyla olan samimi mücadelemiz gerçekten sonuç veriyor ve bu güçlü şekilde sürecek. Yani bir taraftan büyüyoruz, bir taraftan işsizlik ve enflasyon düşüyor. Finansal anlamda kaygılar, endişeler geride kaldı. Hem hazinenin borçlanma faizleri iniyor hem risk primimiz düşüyor hem rezervlerimiz gerçekten rekor düzeyde. Cuma günü itibarıyla rezervlerimiz 178 milyar doların üzerinde. Dolayısıyla güçlü bir irade, sabırla, kararlılıkla biz tekrar bu olumlu döngüye döndük. Allah’ın izniyle bu devam edecek.”
(Bitti)